Atacan, yolculara “Pınar ile benim kazancım aynı değil. O yüzden herkes bütçesine göre uçuyor” diyerek espri yaptı. Altuğ, “Yağmur mağduru oynadı, herkese beni rezil etti” dedi
Günaydın’dan Merve Yurtyapan’ın haberine göre agazin tarihinin en çok konuşulan ilişkilerinden birini yaşadı Pınar Altuğ ile Yağmur Atacan. Bir dizide rol almalarıyla aşkları başladı. Birbirlerini sevdiler, aradaki yaş farkını da hiç umursamadılar. Reklam denildi, bu ilişki yürümez denildi, hatta yaş farkı dillerden dillere dolaştı. Ayrılacaklar derken çocukları oldu, yıllarca boşanacakları yazıldı ama onlar hep birbirini sevdi. Dedikodulara kulaklarını tıkadılar, yeri geldiğinde de avaz avaz birbirlerine olan aşklarını haykırdılar.
Çift, geçtiğimiz günlerde oyuncu Hakan Bilgin ile ilişkileri hakkında eğlenceli bir sohbet etti. Pınar Altuğ, eşiyle tesadüf eseri tanıştığını şöyle anlattı:
“Tanışmamız çok acayip. Biz Oktay Kaynarca ile dizide oynayacağız. Çocukluk aşkıyız, yollarımız ayrılmış, çocuklarımız olmuş. Seneler sonra buluşuyoruz… Oktay’ın oğlunu canlandırması için oyuncu seçiliyor. Aslında ilk önce Yağmur değil başka bir oyuncu seçilmişti ama rol çok fazla diye daha güçlü bir oyuncu aranıyordu. Toplantıya gittiğimde Yağmur’u gördüm, orada oturuyor. Hiç umurunda değil. Bir dizide gördüm, fena oynamıyor dedim. Aslında Yağmur başka bir görüşmeye gelmiş. Alt katta bir arkadaşının yanına gelmiş ama yanlış yönlendirmişler. Böylece aynı dizide oynamaya başladık.”
Yıllarca eleştiri oklarının hedefi oldular ama Yağmur Atacan hep susmayı tercih etti. Tabii yıllar geçtikten sonra da bu konuya esprili bir dille yaklaştı: “Yaşımı da göstermiyorum. Pınar da genç gösteriyor. Hatta gençleşmeye devam ediyor. Yer değiştiriyoruz yavaş yavaş.”
Altuğ ise durumu daha duygusal bir şekilde anlattı. “Onlar kendi kendilerine çok konuştular. Bizim umurumuzda olmadı. Kameralar kovalıyordu bizi. Kapımızın önünde durdular aylarca. Hayatımdaki adam Yağmur olmasaydı farklı olabilirdi. Ancak başkalarının söylediği bir kulağından gelip diğerinden çıkıyordu. Ben de kendi doğrularımla yetiştirildim” diyen Altuğ, bu durumla başa çıkmak için Atacan’ın bir yöntem bulduğunu söyledi: “Evden gazeteleri fırlattı. Telefonları kapattı, TV de açmadı, biz evde çok mutluyduk.”
HERKES ALTUĞ’A KIZDI!
Altuğ ve Atacan, öyle eğlenceli bir ilişki yaşıyor ki… Özellikle Atacan, öyle muzip ki bazen eşini zora sokan espriler de yapıyor. İşte onlardan birini de bir uçak seyahatinde yaşadı ikili. Altuğ, arabayla seyahatten hiç hoşlanmıyor çünkü araba çocukluğundan beri onu tutuyor. O yüzden her yere uçakla gitmeyi tercih ediyor. Atacan ise araçla seyahat sevenlerden. Birkaç sene önce Bodrum’a gitmek için Atacan, eşine business class bilet alıyor. Daha sonra Atacan da eşine eşlik etmek istiyor ama bir türlü bilet bulamıyorlar. Son gün uçakta yer açılıyor… İşte bu komik hikayeyi ikili, o günkü gibi eğlenerek anlatıyor. Altuğ, “Yağmur ben rahat edeyim diye bana business bilet almış. Uçak dolu olduğu için ona yer bulamadık. Sonra ekonomiden bir yer açıldı. Hemen aldık. Genelde biz ekonomide uçarız ama bu sefer böyle oldu. Ayrı kaldık uçakta” diye söze başlıyor.
Her geçen çiftin neden ayrı oturduğunu konuşuyor. Hatta kimi dayanamayıp Atacan’a “Eşiniz önde siz neden buradasınız?” diye soruyor. Muzip oyuncu, o günü şöyle anlatıyor: “Her gören yanımızdan konuşarak geçiyor. ‘Bizde herkes kendi bütçesine göre uçuyor. Pınar’la benim gelir seviyem belli. Ben biletimi kendim alıyorum’ dedim. İnsanların suratları değişti. Arka tarafta oynamaya devam ediyorum. ‘Bazen beni de uçuruyor business’ta’ falan diyorum. Herkes Pınar’ı ayıplıyor.”
Altuğ ise olup bitenden habersiz. Yaşananları gülerek şöyle anlatıyor: “İnsanların suratları değişti. Yanımdan gelip geçenler suratıma bakıp cık cık’lıyorlar. Durmuyor, oynamaya devam ediyor Yağmur. Arada perdeyi açıp, ‘Canım çok çekti bir bardak portakal suyu verir misiniz?’ diyor. Ben yanımda olanlara anlattığım için onlar da gülüyorlar. Ama Yağmur nasıl mağduru oynuyor anlatamam… Uçakta beni rezil etti.”
DAVUL ÇALMAYI YASAKLADI!
Çift birlikte doğada vakit geçirmeyi, arkadaşlarıyla buluşup eğlenmeyi çok seviyor. Ee tabii bu ilişkide de küçük kıskançlıklar oluyor. Altuğ, sevgili oldukları güne dönüyor ve işte o flört zamanlarında yaşadıkları anıyı anlatıyor: “Yağmur’un okulunun mezunlar toplantısı var. Kulüpte buluşuldu. Eskiden beraber çaldığı orkestra sahnede. Yağmur’u davet ettiler. Ben hiç izlememiştim. Yağmur’u ilk defa davul çalarken seyrettim. Herkes alkışladıkça çok etkilendim. ‘Bir daha benim olmadığım yerde davul çalarsan seni öldürürüm’ dedim. Yani kızlar davul çalan erkeğe bakıyor, ben de baktım.”
‘BİZ KENDİ FANUSUMUZUN İÇİNDE ÇOK MUTLUYUZ’
Onların aşklarını güçlü kılan, bu kadar eleştiriye rağmen dimdik ayakta kalmalarını sağlayan neydi peki? Yağmur Atacan, “Yaşadığımız hiçbir şeyi birilerine inat olsun diye yapmadık. Bir ara herkes bunu reklam olsun diye yapıyorlar bile dedi. Pınar’ın üstüne çok gittiler” diye konuyu özetledi. Altuğ ise “Biz birbirimizi sevdik. Beraber vakit geçirmeye karar verdik. Sonra iş evliliğe vardı. Benim çocuk yapma yaşım geldi. Yağmur ‘Artık senin çocuk yapman lazım’ dedi, evlendik, Su dünyaya geldi. Bize ayrılırlar dediler ama ayrılmadık. Millet konuşup gürültü yaptı ama biz kendi fanusumuz içinde biz bizeydik. Ben adamı bu haliyle seviyorum, yaşı küçük ne yapalım” diye konuştu